Bolluk seviyen, kendini ifade etmenin temel yollarından biridir. Bolluk içinde olmak, özündeki doğal özgürlükle olan bağlantını ifade etmektir. Yoksunluk, sınırlılık ve izole olmuşluk duygusunun ifadesidir.
Doğanda zaten var olan bolluğa izin vermek, içsel gücünü hissetmek için gereklidir; hem yaşamda özgür olabilmek hem de yaşamda etki yaratabilmek için. Para ve bolluk genellikle bağlantılı olsa da, doğrudan bağlantılı değildir.
Paranın kendisi özgürlük değildir. Hatta hapishane bile olabilir. Bolluk enerjinin bolca akışıdır. Bu akış kendisini para, destek, eşzamanlılık ve sevgi olarak ifade eder. Bolluk akışı içinde olduğunda istediğin şeyi yapmakta, olmak istediğin kişi olmakta özgür olursun. Tüm bunlar aynı zamanda büyük değişim potansiyelini temsil eder.
İster para, ister özgürlük ister sevgi yoksunluğu olsun, yoksunluk inancıyla kendi hikayemizi tanımlarız. “eğer bolluk içinde olsaydım, şunları şunları yapardım” diye sıklıkla konuşuruz. Rüyalarımızı neden yaşayamadığımızın, niye bize doyum vermeyen durumlar içinde hala kaldığımızın ya da neden mutlu olamadığımızın mantıksal açıklamalarını yapmak için yoksunluk mazeretini kullanırız.
Yoksunluğa odaklanmak kişinin kendisini tanımlamasında çabucak çok güçlü hale gelebilir. Yoksunluk içinde ne kadar mutsuz ve sefil olursak olalım, aynı zamanda hayatımız statik ve rahat hale gelir. Yoksunluk, bilinmeyen korkusunu (kontrol edilemeyen değişimi) bizden uzak tutar. Mutsuzluk ve sefalet inanılmaz derecede rahat olabilir.
Bu alışıldık güvenli mutsuzluk ortamında, bolluk akışını açmak, hikayemiz için büyük boyutlarda tehdit edici olabilir. Yoksunluktan dolayı birçok şeyi yapmamızın mümkün olmadığına dair inancımızla direndiğimiz tüm değişimler için ayağımızı frenden çekmek, çok tehdit edici olabilir. Yoksunluk inancı, bolluğun getireceği tüm değişikliklere karşı gösterilen direncin inancıdır. Açılım ve bolluk birbirinden ayrılamaz; ikisi de akışın ve değişimin sembolleridir. Onlar akışını kontrol edemeyeceğiniz nehirlerdir. Hayatında akışa ve değişime izin vermek, onları kontrol edemesen bile güvenli olduğunu kabul etmektir.
Bolluk konusunda kendimize güvenmenin önündeki en yaygın engellerden biri, daha önce yaşadığımız bir bolluk deneyiminde gücümüzü zarar verici biçimde kullanmakla oluşur. Bolluğun yaşamımıza getireceği özgürlük, bize istediğimizi yapma gücünü verir. Örneğin; hikayemizin kutuplaşmasını iyice arttırabiliriz. Hayatımızda sadece haz yarattığımız alanlar değil, ıstırap yarattığımız alanlar da devasa boyutlarda artabilir. Yoksunluk, bağımlılıkları olan insanların bağımlılıklarını kontrol etme yollarından biridir. Bolluğun özgürlüğüyle, hikayemizi tümüyle yok etme yeteneğimizi acilen kullanabiliriz. Bu nedenle hayatımızda bolluğun olmaması bir hata değildir; bir anlamı vardır.
Bolluk seviyen sana bir mesajdır. Eğer mesajı işitirsen, temsil ettiği değişime de izin verirsin. Bolluk, direnç gösterdiğin değişimin taşıyıcısıdır. Mesajı işitmek, bolluktan mahrum olmanın sana nasıl hizmet ettiğinin farkında olmaktır. Bunu görebilmek için yoksunluğu reddetmekten vazgeçmen gerek.
Yoksulluk da bir hata değildir; yoksulluğu seçtik çünkü hikayemize bir şekilde hizmet ediyor. Yoksulluk bizi, kendimizi yok edici eğilimlerden koruyor olabilir, işi bırakıp inzivaya gömülmekten koruyor olabilir. Yoksulluk bizi korkularımızla yüzleşmekten koruyan bir mazeret olabilir, rüyalarımızı gerçekleştirmenin sorumluluğundan bizi koruyabilir. Terk etmekten korktuğumuz bir kişiye bizi suni olarak bağlayabilir. Evdeki hayatla yüzleşmek istemediğimiz için, bizi uzun saatler çalışmak zorunda bırakıyor olabilir. Kendi değersizlik duygumuzun direkt yansıması olabilir. Yoksulluğun doğal durum olduğuna inanıyor olabiliriz. Nedeni her ne olursa olsun, yoksulluk inançlarımızın bir yansımasıdır.
Yoksunluk durumunun mesajını işit. Realiteni dönüşüme açtığında bolluk gelir. Bolluğun realiteni kontrol edemeyeceğin biçimde değiştireceğini bil.
Genellikle insanlar realitelerinin fazla değişmeden aynı kalmasını ama daha çok paraya sahip olarak daha konforlu yaşamayı isterler. Bolluk akışı böyle kontrol edilebilen bir şey değildir. Kontrol bolluk akışını kapar. Bolluk hayatınıza kontrollü biçimde gelmez. Bolluk özgürlüktür; kontrol, özgürlüğü bastırmak ister. Değiştirmek isteyeceğimiz şeyler listesi işe yaramaz. Para hayatımızı hiç beklemediğimiz biçimde değiştirir. Bu öngörülebilen ve belirlenebilen bir enerji değildir. Para hayatımıza yeni şeyler getirir, hayatımızdan bazı şeyler götürür. Bolluk kontrol edilemeyen değişimdir. Bu kadar basit.
Değişimi istemek ile değişime ihtiyaç duymak arasındaki farkın farkında ol. Eğer bolluğu arzu ediyorsan, nasıl geleceğine ve seni nasıl etkileyeceğine dair bir tanımlama yapmadan kendini değişime aç. Bolluğu değişim, güçlenme ve özgürlük enerjisi olarak hisset. Bu duyguyu kontrol ihtiyacından özgürleşerek tüm varlığınla hisset ve doğanda zaten var olan bolluğun akmasına izin ver.
Tıpkı açılım gibi, bolluk bilinci, kendimizi ve realitemizi tanımlamalardan özgürleştirme bilincidir. Bolluk bilinci varlığımızın bol enerjisini hissetmektir. Bolluk bilinci dışsal zenginlik değildir; kendi sınırsızlığımızın içsel bilincidir.
Bolluk bilincini hissetmek, bolluğu dış realitemize de yansıtmaktır. Realitemiz bolluk bilincinin akışında ise, zavallı, fakir, silik, ezik, değersiz, kibirli, kendini beğenmiş, despot olamayız. Bolluk bilinci, kendi harikuladeliğinin varlığından akmasıdır. Olmak istediğin her şey, içindeki bu akışla olur. Realite seni mutlu edemez. Realite ancak kendi içindeki mutluluğu sana yansıtabilir. Kendi değerini içinde hissettiğinde, dış dünyada da değerli bulunacaksın. Kendi değerini biçen sensin.
Bolluğu hayatına sokmak için, yoklukla özdeşleşmeyi bırak. Yoksunluğa tepki duyduğun ölçüde, kendini yoksunluğa mahkum edersin. Bolluk, yoksunluğun yadsınması değildir. Yoksunluk, doğal halimiz olan bolluğun yadsınmasıdır. Kontrolü elden bırakmadan yoksunluktan çıkamazsın.
Kontrolle inşa edilen zenginliğin temelleri yoktur. Bu tür zenginlik, onu korumak için sürekli çaba gerektirir. Daima onu kaybetme korkusu ile kuşatılmıştır. Gerçek bolluk, öylesine kolaylıkla akar ki, asla kaybetme korkusu hissedilmez. Bolluğun zorluğu sadece ne kadar bolluğa sahip olma konusunda kendimize izin vereceğimizdir. Hayatındaki değişimlerin akışı karşısında ne kadar güçlüsün? Ne kadar dönüşüme, özgürlüğe ve sevgiye izin verebilirsin? Hikayenden ne kadar vazgeçebilirsin?
Hayatında bolluğa izin vermek için, şu andaki bolluk seviyenin anlamlı olduğunun farkında ol. Anlamını bildiğinde, neden mükemmel olduğunu da netlikle görebileceksin. Anlam bize bolluğa niçin ve nasıl direndiğimizi de gösterir. Eğer direncimizin temsil ettiği korkuyla yüzleşmeye hazırsak, realitemizi değişime açmaya da hazır oluruz. Yokluk ve sınırlılıkla özdeşleşmek sona erer.
Bolluğun akışının içinden akmasına izin ver. Kendi gücünü ve harikuladeliğini hisset. Enerjinin bolluğunu hisset. Bu gücün ve harikuladeliğin hiçbir beklenti ve kontrol olmadan realitene yansımasına izin ver. Varlığının açılımında kendine özgürce yaratma iznini ver. Dünyayı etkilemek, iz bırakmak senin hakkın. Dünyayı değiştirmek hakkın. Kendi özgünlüğünün ifadesine izin ver. Bolluk, sahip olduğun dış zenginlik tarafından belirlenemez. Bolluğun kaynağı sensin. Bolluk, özgürlüğünün ifadesidir.
Story Waters
2012 © GoldenReiki. Tüm Hakları Saklıdır. Tasarım & Programlama Burak Değerliyurt