Feng Shui ile Yaşamını Yeniden Yarat

Feng Shui Nedir?

Bir eve ilk kez girdiğinizde duyduğunuz o hissi biliyor musunuz? Bazı evlerde kendimizi rahat hissederiz, diğerlerinde ise kapıdan adım attığımız anda tüm varlığımız “Buradan hemen çıkmak istiyorum!” diye haykırır. Ve her iki tepki de ille de orada oturanların iç tasarıma ya da estetiğe yaptıkları yatırım düzeyi ile ilgili değildir. Çok basit bir ev sıcaklık ve rahatlık “titreşimleri” yayabilirken, çok görkemli bir ev bizi aşırı derecede rahatsız edebilir. Eğer bu fenomene aşinaysanız, o zaman Feng Shui’nin ne olduğunu zaten biliyorsunuz demektir.

 

 

Çinliler bu sezgisel duyumu prensipleri ilk kez 7000 yıl önce oluşturulmuş kapsamlı bir bilgi kitlesine dönüştürdüler. Bu “Yerleştirme Sanatı” yaklaşık 5000 yıl önce I Ching’in (I Ching ya da Değişimler Kitabı uzun bir dönem içinde, zamanlarının önde gelen filozofları -konfüçyüs gibi- tarafından derlenmiş Çin kökenli kadim bir felsefi metindir) evrimiyle birlikte daha da çok rafineleştirilmiş ve Feng Shui hakkındaki ilk kitaplar Milat’tan birkaç yüzyıl önce yazılmıştı.

Feng Shui’nin en önemli önermesi chi önermesidir. Chi, Japonların (“Reiki”de olduğu gibi) ki dedikleri ve yogilerin prana dedikleri yaşam kuvvetidir. Değişik kültürlerin bu enerjiyi ve onun bizi nasıl etkilediğini bilmelerine karşın, Çinliler chi’yi anlama ve onu yaşamlarını geliştirmekte kullanma konusunda sivrilmişlerdir.

Chi enerjidir ve birçok enerji formu (örneğin, radyo dalgaları ve elektrik) gibi görünmezdir. Aynı zamanda, o -hayvan, bitki ve mineral- her nesnede mevcuttur ve etkisi yaşamsal öneme sahiptir. Chi düzeyi hayvanlar, bitkiler ve elbette insanlar gibi belli yaşam formlarında özellikle yüksektir. Bugün, chi’yi ölçebilen aletler bile vardır.

Belli bir nesnedeki chi düzeyi onun canlılık derecesini belirler. Dolayısıyla, sağlıklı gelişen bir bitkide, solan bir bitkiye kıyasla ya da sağlıklı bir insanda hasta bir insana kıyasla daha fazla chi bulunur. Çinlilere göre, fiziksel ya da duygusal her sorunun açıklaması o bedenin chi’sinde yatar. Örneğin; Çin tıbbına göre, parapleji’ye (yarım felç) chi’nin bacaklara erişememesi, sıkılganlığı chi’nin ağıza erişememesi, gevezeliği ise chi’nin kafadan geçmeden ağıza erişmesi neden olur.

Dolayısıyla, sağlıklı ve mutlu bir yaşamın anahtarı sakince akan nitelikli bir chi’nin içeriye akmasıdır. Bu nedenle, Çinliler hepsi de bedendeki chi’nin niceliğini, akışını ve niteliğini geliştirmeye dayanan bir dizi şifa ve dövüş sanatları felsefesi geliştirmişlerdir. En ünlü dövüş sanatları arasında Tai Chi ve Chi Gong sayabiliriz ve en ünlü Çin şifa yöntemi ise akupunkturdur.

Son yıllarda akupunktur tıbbi bir gereç olarak bilimsel kabul görmüştür, ki bu da akupunkturun ona dayandığı chi’nin kabul edilmesi anlamına gelir. Akupunktura göre, bedenlerimizdeki chi enerji kanallarından, yani, meridyenlerden akar. Chi’nin bu kanallardan serbestçe akması sağlıklı olmamızı sağlar. Hastalık ortaya çıktığında, Çinli şifacı hastanın chi’sinin akış yolu üzerinde “sıkışıp kaldığını” ya da deviniminin bir biçimde aksadığını düşünür. Uygulayıcı hastanın meridyenlerini inceler ve bu meridyenler boyunca iğneleri saplar. İğneleri saplamanın amacı bedenlerimizdeki chi’nin tıkanıklıklarını açmaktır. Chi yine serbestçe akmaya başlar başlamaz beden hastalıklarını iyileştirebilir.

Feng Shui aslında “eve uygulanan akupunktur”dur: Chi evlerimizin içinde de akar. İdeal olarak, chi daima boşlukta akmaktadır. Chi herhangi bir nedenden ötürü sıkışıp kaldığında aile üyeleri bunu çeşitli biçimlerde hissedeceklerdir: Kendilerini yorgun, şevkten yoksun hissedebilirler, çeşitli hastalıklar çekebilirler ya da kötü ruh halleri yaşayabilirler. Sonuç olarak, yaşamdan daha az zevk alırlar; canlılıktan yoksun oldukları için işlerinde beklenildiği kadar başarılı olamazlar, para kazanma güçleri azalır ve kişisel ilişkileri kötüye gider.

Feng Shui uygulayıcısı evdeki enerji tıkanıklarını saptayacak ve onları bitkiler, kristaller, rüzgar çanları, mobiller (dönerdurur süsler) ve aynalar gibi çeşitli araçlar vasıtasıyla açacak şekilde eğitilir. Evdeki enerji akışı düzeldiğinde sağlık, canlılık ve sevinç enerjileri orada yaşayanların hayatlarına akacak, kendileriyle birlikte sevgi, bolluk ve başarı getirecektir.

Feng Shui teriminin anlamı “rüzgar ve su”dur. Bu ismin ardındaki fikir, havanın ve suyun tüm yaşam formlarının var olmaları için gerekli olmalarının (susuz birkaç gün, oksijensiz ise birkaç dakika hayatta kalabiliriz) ötesinde, mükemmel chi taşıyıcıları olmalarıdır.

Birçok Feng Shui çaresi suyu (örneğin: yapay pınarlar) ve havayı (örneğin: rüzgar çanları) ön plana çıkarır. Buna ek olarak, onlar chi’nin niteliğinin ve akışının önemini iyi sergilerler: Tıpkı su ve hava gibi, chi de temiz olması ve kirleticileri biriktirmemesi için sürekli hareket halinde olmalıdır.

Bugün sadece Donald Trump ve Madonna gibi zengin ve ünlü kişiler değil, Shell Petrol, Rothschild Endüstri, Elizabeth Arden, Citibank ve Hyatt Oteller zinciri gibi uluslararası şirketler de Feng Shui uzmanlarıyla çalışmaktadırlar. Öyle görünüyor ki Batı’da Feng Shui’ye duyulan ilginin hızla artışı sadece “Yeni Çağın amatörce uğraşısı” olmaktan daha öte bir durumdur. Feng Shui estetiği ve pratik eylemi birleştiren ve herkesin evini sadece bir kaleye değil, aynı zamanda bir tapınağa – bizzat yaşam kuvvetleri tarafından desteklendiğini hissedebileceği bir yere- dönüştürmesini sağlayan bir yaşam biçimidir.

Feng Shui’nin başlangıçtaki amacı doğal dünyanın prensiplerini evimize getirmekti; bu, eğer evimiz “doğal bir düzen” yayıyorsa, doğanın içerdiği enerjiden yaşamımızda da yararlanabileceğimiz inancına dayanıyordu. Hem küresel hem de bireysel sağlık için doğaya geri dönmenin önemini gittikçe daha çok anladığımız bir çağda, Feng Shui kendimize yardım edebilmemizin bir yolu olarak eski önemini yeniden kazanmaktadır.

Uyumlu Bir Yaşam İçin Evinizdeki Chi’yi Dengelemek

Chi yaşam kuvvetidir; Her canlıda chi vardır. Büyüyüp gelişebilmeleri için insanların, hayvanların ve bitkilerin chi’ye ihtiyaçları vardır. Tüm bunlar chi’yi güneşten, havadan, sudan ve yiyeceklerden alır ve onu fiziksel, duygusal ve zihinsel işlevlerini sürdürmekte kullanırlar. Aynı zamanda, chi’nin niteliği ve niceliği insanlar ile bitkiler arasında ve hatta, bireysel organizmalar arasında farklılık gösterir. Chi tüm Feng Shui formüllerinin temelidir. Feng Shui’nin amacı evdeki chi akışını düzene sokmak, böylece o evde yaşayanların sağlıklı, bolluk içinde ve mutlu olmalarını sağlamaktır. Bir evin tasarımında renk ya da şekille ilgili olarak yapılan her değişikliğin amacı evdeki chi’yi etkilemektir.

Chi’nin üç boyutu vardır:

1. Düzey evdeki chi’nin niceliğidir. Chi’nin fazla miktarda bulunduğu evde, örneğin, çok fazla aynanın, doğal kristalin ve parlak renklerin bulunduğu bir evde, orada yaşayanlar enerjiye boğulduklarını hissedeceklerdir ve ortama sürekli bir kızgınlık ve kavgacılık duygusu hakim olacaktır. Öte yandan, örneğin, çiçeklerin ve doğal ışığın azlığının ya da soğuk, koyu renklerin çokluğunun neden olduğu chi eksikliği ise bir zayıflık, yorgunluk hissine, canlılık ve şevkten yoksunluğa ve depresyona neden olabilir. bu yüzden, ideal olarak, chi’nin niceliği dengeli olmalıdır.

2. Akış chi’nin içindeki devinimidir. Chi, örneğin yatakların, masaların ve kanepelerin kapıyla ilişkili olarak pozisyonlarından ötürü saldırgan bir biçimde aktığında, aile üyeleri aşırı yüksek chi düzeyi sahip bir evde yaşayanlar gibi aynı belirtileri göstereceklerdir. Tam tersine, o evde çok az chi olduğunda ya da chi (örneğin, yığıntılar ya da genel bir dağınıklık yüzünden) sıkışıp kaldığında, aile üyeleri düşük bir chi düzeyine sahip bir evde yaşayanlarınkine benzer belirtiler göstereceklerdir. İdeal durum chi’nin serbestçe akmasıdır. (Minimalist tasarım bir hayli boş alan bırakarak chi’nin orada serbestçe ve sakince akmasını sağlar)

3. Nitelik, düşük nitelikli chi evin içinde ya da dışında bulunan ve aile üyeleri tarafından olumsuz olarak algılanan nesnelerden yayılır; örneğin, bir mezarlığın ya da hastalığı, acıyı ve sakatlığı temsil eden bir kurumun yakınında yaşamak buna neden olabilir. Chi niteliğinin düşük olabileceği bir başka durum aynı “olumsuz” duyguları ifade eden resimler ve diğer sanat eserleri o evde sergilendiğinde ortaya çıkar. Böyle nesneler bir evde moral bozucu, depresif bir enerji yaratırlar. Bir evde olumlu enerji getirmek için, kendimizi sağlık, mutluluk ve başarı sembolleriyle çevrelemeliyiz.

Yaşam Yolunuzun Daha Kolay Olması İçin Kapıları Düzene Sokun

Evin kapıları chi’nin çoğunun eve ve odalara girdiği girişlerdir. Chi, eve ocağın yarattığı ateş, ışıklandırma ve bitkiler gibi diğer kanallar yoluyla erişmesine rağmen, kapılar -özellikle dış kapılar- çok önemlidir. Bu yüzden uygunsuz bir kapı Feng Shui’nin bakış açısından ihmalkarlıktır.

Uygunsuz bir kapı boyası soyulan, çatlaklarla dolu, menteşeleri paslanmış ya da kırılmış, kulpu düzgün çalışmayan veya kilidi kırık bir kapıdır. Böyle kusurlar chi’nin eve girmesini engelleyebilir ya da evden kaçmasına neden olabilir. Bunun bir sonucu, yaşamınıza çatışma ve mücadelenin hakim olması, başarıya ancak çok fazla zorlukla erişebilmeniz ve “kapıların size açık olmadıklarını” görmeniz olabilir.

Feng Shui Tavsiyeleri

Kapıyı derhal onarın; Onu boyayın, çatlakları doldurun, menteşeleri, kulpu, kilidi yenileyin, hatta kapıyı yenileyin. Ancak Feng Shui’nin bakış açısından daha az önemli olmayan bir husus, kapının çevresindeki alanda hiçbir engelin bulunmamasıdır. Hem evin içinde hem de dışında, kapının çevresindeki en azından bir metrelik alanda hiçbir nesne, hiçbir eşya bulunmamalıdır. Unutmayın ki, eğer insanlar içeri girmekte zorlanırsa, chi de zorlanacaktır. Ayrıca, kapının duvara denk ya da en azından doksan derece açıyla açılabilmesini hiçbir şeyin engellememesini de sağlayın. Eğer duvarlar ya da mobilyanın yerleştirilişi kapının serbestçe açılmasını engelleyecek şekildeyse, bir sürme kapı takmayı düşünün.

Sağlıklı Bitkiler Eve Canlılık Getirir

Bitkiler chi ile doludur. Onlar büyüyüp gelişirken canlı, dinamik ve sağlıklı bir chi yayarlar. Ancak, bitkiler solmaya başladıklarında, onlarla birlikte chi de solar ve böylece aile üyelerinin canlılık düzeyini düşürür. Çoğu kişi, ev bitkilerinin estetik değerlerinin ötesindeki enerjisel öneminin farkında olmadığından, ölmekte olan bitkileri evde tutar, böylece evdeki genel enerjisel düzeyi düşürür.

Feng Shui tarafından tavsiye edilen bitki tipleri, aşağı doğru dökülen ya da aşağı doğru büyüyen tipler yerine, yukarı doğru büyüyen geniş yapraklı tiplerdir. Çünkü yukarı doğru büyüyen bitkiler chi’yi yükseltir ve güçlendirirken, aşağı doğru dökülen bitkiler chi’yi “toprağa aktarırlar”.

Bitkiler bir estetik sembolü haline gelmiş olmakla birlikte, doğru koşullar ve uygun bakım da isterler, işte bu yüzden yapay bitkiler popüler hale gelerek birçok evde canlı bitkilerin yerini almışlardır. Feng Shui sembollerin kullanılmasını desteklediğinden, yapay bitkiler canlı bitkilerin yerine geçirilebilecek bir seçenektir; ancak, ben yine de canlı bitkilerin tercih edilir olduklarına inanıyorum. Bu arada geleneksel Feng Shui’nin kurutulmuş çiçekler gibi artık canlı olmayan ev bitkilerine ve özellikle her türlü dikenli bitkiye karşı olduğunu aklınızda tutun. Bu tür bitkiler eve ölüm enerjisi getirirler.

Feng Shui Tavsiyeleri

Önce, evinizi tüm ölmüş bitkilerden, hatta ölmek üzere olan bitkilerden arındırın. Geriye kalan bitkilerin sararıp solmuş yapraklarını budayın ve onlara iyi bakın. Eğer bitkilere bakmayı zor buluyorsanız, onların yerine yapay bitkileri geçirebilirsiniz; Sağlıksız gerçek bitkiler yerine, iyi korunan yapay bitkiler daha iyidir.

Aşağı doğru dökülen bitkiler yerine, yukarı doğru büyüyen bitkileri ve dikenli bitkiler yerine geniş, pürüzsüz yapraklı bitkileri seçin. Bu, kaktüsler gibi dikenli bitkilerin Feng Shui’de kabul edilemez oldukları anlamına gelmez; Çin felsefesi her nesnenin yararlı olduğu uygun bir yerin bulunduğunu savunur. Kaktüslerin uygun yeri evin dışı, tercihen pencere kenarları ve bahçenin dış sınır çizgisidir, orada onlar evin enerjisel koruyucuları rolünü oynarlar. Bir Feng Shui uygulayıcısının evin içinde aşağı doğru dökülen ya da dikenli bitkilerin bulunmasını tavsiye edeceği istisnai durumlar vardır. Eve çiçek buketleri getirdiğinizde de, solmaya ya da hoş olmayan bir koku yaymaya başlar başlamaz onları atın.

Korkuyu Yenmek İçin İstifçilikten Kaçının

Bir şeyleri biriktirme eğilimi insan doğanda vardır: Onları bir gün giymek isteyebiliriz diye eski giysilerimizi saklarız, onlarda okumak isteyebileceğimiz bir şeyler vardır diye eski dergileri ve katalogları atmayız. Aslında bu davranış beynimize bir korku mesajı gönderir; bu “Ben ona muhtaç olduğumda o orada olmayacak” diyen bir mesajdır.

Hepimiz evimizi temizlemenin ve gereksiz şeyleri atmanın verdiği o özgürleştirici hissi kesinlikle biliriz. Bu hissin nedeni o gereksiz eşyanın zihnimiz üzerinde baskı yaratmasıdır. Mecazi olarak konuşursak, sakladığınız ve hiçbir yararı olmayan her eşya zihniniz üzerindeki yüke bir gram daha ekler. Bu aynı yük, gelecek ile ilgili korkular ve kaygılar yaratmasının yanı sıra, artık işe yaramayan ve ihtiyaç duymadığımız şeylere sürekli bir bağlılık yaratır.

Bir şeyleri depoladığımız yerin de Feng Shui açısından önemi vardır. Bir şeyleri yüksek raflar, dolapların üst rafları ya da tavan arası gibi yüksek yerlerde depolamamız “o şeylerin üzerimize düşmelerinden” korkmamıza neden olur; bir şeyleri yatakların altı, alt çekmeceler gibi alçak yerlerde depolamamız ise o şeylerin “aniden üzerimize doğru fırlayacaklarından” korkmamıza neden olur.

 

 

Feng Shui Tavsiyeleri

İlk adım “gereksiz eşya”yı tanımlamaktır. Benim kendi tanımım şudur: Yakında ya da gelecekte kullanılması öngörülmeyen şeyler. Bu tanım yıllardır giymediğimiz ve hala dolabımızda bulunan giysileri, rafta toz tutan mutfak gereçlerini, uzun zaman önce bıraktığımız projelerden kalma çalışma donanımını ve malzemeleri içerir. Hemen herkes bu konuda kendi örneklerini verebilir. Çoğumuz gereksiz eşyadan düzenli olarak kurtulmayı zor bulduğumuzdan, bu konuda yardımcı olabilecek birkaç tavsiyede bulunacağım:

1. Temizleme kriterleri oluşturun: Temizleme kampanyanızın temelini oluşturacak net kriterler oluşturmanız önemlidir. Örneğin: peşpeşe iki mevsim boyunca giymediğiniz her giysinin dolabınızı terk etmesine” karar verebilirsiniz.

2. Küçük Başlayın: Gerçek zorluk tüm evinizin düzenli olarak temizlenmesinin çok zahmetli bir iş olmasıdır. Bu yüzden, işe tek bir çekmeceyi düzeltmekle başlayın. Bir çekmeceyi düzene sokmak giderek sizde tüm çekmeceleri, sonra belki tüm dolabı, tüm odayı ve sonra da tüm evi düzene sokma arzusunu uyandıracaktır.

3. Bu işe ev halkı dışından birini de katın: Kampanyanıza bir başkasını da kattığınızda, bu her ikinizi de göreve bağladığı gibi, bu işi birlikte yapmak daha zevkli olur. Ayrıca, diğer kişi sizin eşyalarınızı atmakta daha rahat olacaktır.

4. Daha küçük depolama yerleri kullanın: Murphy’nin yasası her boş yerin, tıpkı boş zaman gibi, doldurulduğunu bildirir. Eğer ilk başta sınırlı büyüklükte bir depolama yeri kullanırsanız, doğal olarak daha az şey biriktirirsiniz!

5. Dengeyi koruma alışkanlığı edinin: Eve yeni bir şey getirdiğinizde, onun yerine evden bir şey atın. Bu zor olmakla birlikte, asla gereksiz şeyleri biriktirmemenizi sağlar.

6. Onları başkalarına verin: Eşyalarınızı öylece atmak yerine onlara muhtaç insanlara verdiğinizde onlardan ayrılmanız daha kolay olur. Bu ayrıca toplumu düşünen ve çevresel olarak sağlıklı bir uygulamadır.

Boş Bir Kapı Sizi Bekar Tutar

Boş bir kapının etkisi geleneksel Feng Shui uygulayıcılarının mesleki sırlarından biridir. Bu, birbirine bitişik olan iki alan bir olduğunda ortaya çıkan mimarı durumdur. Amaç iki odayı birleştirip tek oda haline getirmek olduğu için, ortak duvar tamamen ortadan kaldırılmadığında, geriye kapısız bir boşluk kalır.

Kapısız bir boşluk oluşur. Bir kapının rolü değişik işlevler arasında bir ayırıcı vazifesi görmektir, oysa sözü edilen bu boşluk iki odayı birleştirmeye hizmet eder. Böyle bir durum Feng Shui’de, bir rahibeye benzer bir biçimde, “boş bir kapı” olarak adlandırılır, dolayısıyla özellikle kadınlar arasında sembolik olarak bekarlığa ya da yalnızlığa teşvik eder.

Feng Shui Tavsiyeleri

Bu konuda sunabileceğim tek pratik tavsiye bir perdeyle, iplere dizili boncuklarla ya da diğer sembolik bölmelerle sembolik bir kapı oluşturmaktır. Böyle bir bölme geçişi engellemez ve aynı zamanda sembolik bir kapı vazifesi görür.

Yaşamınıza Uyum Getirmek İçin Ateş İle Suyu Birleştirin

Çinliler evreni birbirini tamamlayan zıtları tanımlamak için yin ve yang terimlerini kullanmışlardır: Gündüz ve gece, sıcak ve soğuk, yaz ve kış, kuruluk ve ıslaklık, ışık ve karanlık, faaliyet ve dinlenme, gök ve yer, yüksek ve alçak, erkek ve dişi. Doğada ve yaşamlarımızda her fenomenin bir yin tarafı ve bir de yang tarafı vardır.

Yang evrendeki erkek enerjisidir: O yukarı doğru yükselir, aktiftir, aydınlıktır, sıcaktır ve kurudur. Hiçbir şey yang özünü ateş gibi simgeleyemez. Öte yandan, yin evrendeki dişi enerjidir: O aşağıya doğru iner, pasiftir, karanlıktır, soğuktur ve ıslaktır. Yin’i en iyi su temsil eder.

Ateş ve su evrenin temel yasalarından birinin, birbirini tamamlayan zıtlar prensibinin mükemmel örnekleridir. Yin ve yang’ın kendileri nötrdür; onlar birbirlerinden daha iyi ya da daha kötü değildirler. “İyi” ve “kötü” insanların olayları yorumlayışlarını oluşturan göreceli kavramlardır, oysa olaylar kendi başlarına ne yin ne de yang olarak sınıflandırılırlar.

Aslında, yin ile yang dengede olduğunda, iyi chi getirirler, eğer oranları dengesizse kötü chi getirirler.

 

 

Feng Shui Tavsiyeleri

Ateş ile suyu birleştirmenin uyumlu yollarını bularak evlerimizde yin ve yang’ın dengeye kavuşmasına yardımcı olabiliriz. Yin ve yang dengesini sağlamanın iyi bir yolu gökkuşağı motifini kullanmaktır. (Ateşi temsil eden) güneş ışığı yağmur damlalarının (suyun) içinden geçtiğinde ve renkli bir prizma yarattığında bir gökkuşağı oluşur. Öyleyse ateşin ve suyun, dolayısıyla yin ve yang’ın mükemmel bir birleşimi olan gökkuşağının barışı ve kardeşliği simgelemesi şaşılacak bir şey değildir. Evinize gökkuşağını bir resim ya da başka herhangi bir süs eşyası olarak getirebilirsiniz.

Evinize yin ile yang’ın gökkuşağı teması fikrine dayanan dengeli bir birleşimini getirmenin bir başka yolu, bir avize asmaktır. Avizedeki merkezi ışık ateşi, onu çevreleyen kristaller ise su damlalarını temsil eder. Işık (yang) kristallerin (yin) içinden geçerken, eve özellikle uyumlu bir chi dolar.

Ateş ile suyu uyumlu bir biçimde birleştirmenin diğer yaratıcı yollarını düşünün. Örneğin: Denizin üzerinde batan bir güneş resmi, Bir su kasesinde yüzen küçük mumlar, Aynanın önüne yerleştirilen bir mum (ayna suyu simgeler), Bir lav lambası, Banyo küvetinizi mumlarla çevreleyerek de ateş ve suyun uyumlu bir birleşimini yaratabilirsiniz.

Suyu Kullanarak Duyarlılığı ve Sezgiselliğe Teşvik Edebilirsiniz

Çeşitli fenomenleri yin ve yang diye ayırmış olan Çinliler dünyayı beş ana unsura ayırdıkları bir sistem de yaratmışlardır. Evrendeki her öz, ister insan, ister hayvan, ister bitki ya da mineral olsun, beş ana unsura sahiptirler. Beş ana unsurun her birinin kendisini izleyen ana unsuru yarattığını gösteren “yaratılış döngüsü” vardır. Su ağacın susuzluğunu giderir; Ağaç ateş için yakıttır; Ateş’in külü toprak haline gelir; Toprağın içinde metal oluşur; ve Metal mineraller şeklinde içme suyunu zenginleştirir.

 

 

Su, beş Çin ana unsurunun birincisidir ve tüm unsurların başlangıç noktası olarak kabul edilir.

Su, sıvı bir ortamda (su) sperm (yang) ve yumurta (yin) arasındaki ilk buluşma noktasını temsil eder. Evrim hakkında bildiğimiz kadarıyla, Dünya üzerinde yaşam suda başlamıştır, böylece suyun neden birinci unsur olarak görüldüğünü anlayabiliriz.

İnsanlar için olduğu gibi, tüm doğada da su toprağın içinde onun büyümesini sağlayacak yağmuru bekleyen tohumu temsil eder. Ancak, tohum filizlenmeden önce, içsel uyanış süreçleri tohumun içinde meydana gelir. Bu yüzden, su büyümenin kendisini ya da filizlenme görünümünü tanımlamaz. Su derinlerde, tohumun içinde, yüzeyin altında meydana gelen faaliyeti tanımlar.

Bu yüzden, su bizim içsel dünyamızla, filizlenmeyi sağlayacak zihinsel süreçler ve duygusal gelişimle ve değişimimizi yaratacak içsel kuluçka ve olgunlaşma dönemiyle ilişkilidir.

Su bize sabırla beklemeyi, içsel sesimizi dinlemeyi, duyarlı ve sezgisel olmayı, gevşemiş ama uyanık olmayı, filizlenmeye hazır halde beklemeyi öğretir. Eğer siz bu içsel niteliklere ihtiyaç duyuyorsanız, evinizdeki su unsurunu güçlendirin. Eğer aile üyelerinden biri bu niteliklere muhtaçsa, o kişinin odasında su unsurunu güçlendirin.

Feng Shui Tavsiyeleri

Su belli renklerle, materyallerle ve geometrik şekillerle aktive edilebilir. Suyla ilişkili renkler; siyah ve koyu mavidir. Suyla ilişkili materyaller; aynalar, camlar, kristaller, prizmalar ve saydam veya parlak olan her şeydir. Suyla ilişkili şekiller; asimetrik ve biçimsiz olan şekillerdir. Örneğin: koyu mavi bir vazo ya da asimetrik bir ayna bir biçimde birleştirilerek kullanılabilirse su unsuru daha kuvvetli bir şekilde ortaya çıkacaktır. Yaratılış Döngüsü’ne dayanarak, metal suyu yaratır; bu, metal unsurunu temsil eden minerallerin içtiğimiz suyu zenginleştirdiği fikrine dayanır.

Ağacı Kullanarak Kararlılığı ve Şevki Besleyebilirsiniz

Ağaç ikinci Çin ana unsurudur ve beş ana unsur içinde tek organik unsurdur. Büyüme, gelişme ve genişleme kuvvetlerini temsil eder. Enerjisinden ötürü, ağaç yaşamlarımıza yeni gelişme, canlılık, girişimcilik ve iyimserlik getirir.

Çoğumuz bir yaya kaldırımını yarıp ortaya çıkan ağaç köklerini ya da duvarlardaki ve kayalardaki çatlaklardan ortaya çıkan bitkileri görmüşüzdür. Bunlar ağaç tarafından temsil edilen ve ortaya çıkmaya çalışan yaşam kuvvetinin örnekleridir: Eğer daha fazla kararlılığa ve azme -bu zorlukları aşma, şevk ve sebat iradesine- ihtiyaç duyuyorsanız, o zaman evinizdeki ağaç unsurunu güçlendirin.

Feng Shui Tavsiyeleri

Ağaç ana unsuru yeşil ve açık mavi renklerle, Ahşap, kağıt, pamuklu, keten ve bambu gibi bitki kökenli materyallerle ve yüksek, dar şekiller ile güçlendirilir.

Evinizde ağacı güçlendirmek için, evinize ağacın renklerini, materyallerini ya da şekillerini içeren nesneler katın. Zorunlu olmasa da, bunları birleştirmeniz tavsiye edilir. Örneğin; yüksek, dar bir ahşap gardırop, yeşil renkli pamuklu ya da keten bir masa örtüsü ya da mavi renkli kağıttan bir ışık armatürü. Yaratılış Döngüsü’ne göre su ağacı (sulayarak) oluşturduğundan, ağaç unsurunu güçlendirmek için su şekillerini, renklerini ve materyallerini de kullanabilirsiniz.

Ateşi Kullanarak Karizmanızı Arttırabilir ve Sosyal Yaşamınızı Güçlendirebilirsiniz

Üçüncü Çin ana unsuru olan ateş Yaratılış Döngüsünün zirvesini oluşturur, ışık ve sıcaklık özellikleriyle göze çarpar. Ateş gücü ve mevcudiyeti temsil eder. Ateş kor gibi parlar, kıvılcımlar saçar; sahne sanatçılarının ve bohem tiplerin gözde unsurudur. Evinizde ateş unsurunun güçlendirilmesi sosyal çevrenizi genişletecek ve sizi her şeyin merkezine yerleştirecektir. Ateş sizi ilgi merkezi yapar ve genel farkındalığın ilk sırasına yerleştirir. Bunlar sizin için önemliyse ateş unsurunu evinize yerleştirin.

Feng Shui Tavsiyeleri

Ateş renkleri kırmızı ve mordur; şekilleri keskin, konik ve sivridir; materyalleri petrol kökenli olanlardır. Plastik gibi materyalleri kullanmanın yarattığı zorluk, plastiğin statik elektrik yaratarak chi’nin sıkışıp kalmasına neden olmasıdır. Bu yüzden, ateşin renklerine ve şekillerine odaklanmak en iyisidir. Buna ek olarak, ateşi aktive etmek için, mumlar da dahil olmak üzere her tipte ışıklandırmayı kullanabilirsiniz. Bir şömine de eve ateş unsurunu katan önemli bir chi kaynağıdır. Örneğin: koni şekilli bir okuma lambası ya da kırmızı veya mor renkli piramit şekilli bir mum kullanabilirsiniz. Yaratılış Döngüsü’ne göre ağaç (yanıcı madde ya da yakıt vazifesi görerek) ateşi yarattığından, ağaç ana unsuru ile ateşinkileri birleştirebilirsiniz.

Toprağı Kullanarak İstikrarı ve Güvenliği Destekleyebilirsiniz

Çin ana unsurlarının dördüncüsü olan toprak, tüm diğer ana unsurların temelidir: Ağacın kökleri topraktadır, metal toprağın içinde gelişir, su toprağın üzerinde akar ve onun içine sızar, ateş ise toprağın üzerinde ve derinliklerinde lav halinde yanar. Toprak stabil bir ana unsurdur; toprak daima ayaklarımızın altında yer alarak bize güvenlik, süreklilik, değişmezlik ve kalıcılık duygusu verir. Eğer bu niteliklere ihtiyaç duyuyorsanız, o zaman evinizde toprak unsurunu güçlendirin.

Feng Shui Tavsiyeleri

Evinizde toprak unsurunu sarı, altın rengi, turuncu ve kahverengi gibi renklerle; seramik, porselen ve taş gibi materyallerle; ve kare şekliyle güçlendirebilirsiniz. Dolayısıyla, kare ve yassı nesneler (alçak ve geniş olanlar) toprak unsurunu aktive etmek için kullanılabilir.

Toprak renklerini, materyallerini ve şekillerini birleştiren nesneler; mesela kahverengi toprak çömlek, duvarda taş kaplama, turuncu tonlarda kare şekilli dekoratif bir yastık olabilir. Bununla beraber ateş toprağı yarattığından (yangından sonra oluşan küller) ateş unsuru ile tasarım alanını genişleterek güçlendirebilirsiniz.

Metali Kullanarak Öz-Kontrolü ve Düzeni Arttırabilirsiniz

Ana unsurların en katısı olduğundan, metal yapıyı ve şekli, dolayısıyla da düzeni, kuralları, disiplini ve öz-eleştiriyi temsil eder. Metal kurallara bağlılıktan, ayrıntıya gösterilen dikkatten, mükemmeliyetçilikten ve mantıklılıktan sorumludur. Eğer yaşamınızda yeterince odaklanmanın bulunmadığını, daha fazla düzene, kurallara, öz-kontrole ya da kararlarınızı uygulama yeteneğine muhtaç olduğunuzu hissediyorsanız, o zaman evinizde metal unsurunu güçlendirin.

Feng Shui Tavsiyeleri

Metal renkleri beyaz, gümüş rengi ve gridir; materyalleri metal ve kristaller, değerli taşlar gibi minerallerdir; şekilleri de yuvarlar ve küresel olanlardır. Örneğin; yuvarlak metal bir saat (saat ayrıca kesinliği de temsil eder), yuvarlak beyaz bir tabak, kuvars kristali her hangi bir şekil. Toprak metali oluşturduğundan (metal toprağın derinliklerinde gelişir), metal unsurunu, toprak unsuru ile aktive ederek güçlendirebilirsiniz.

BAGUA : Evin Enerjisel Haritası

Bagua bir evin Feng Shui haritasıdır. Çince’de Bagua’nın anlamı “sekiz yön” olmasına karşın, Bagua bir yeri dokuz eşit bölüme ayırır, bunlardan sekizi yaşamın değişik alanlarını, dokuzuncusu da merkezi temsil eder. Bu formüle göre, chi Bagua’nın her bölümü için farklı bir özellikle aşılanmıştır. Yaşamın belli bir alanına şans getirmek için, ona karşılık gelen Bagua bölümündeki chi’yi güçlendirir ya da “aktive ederiz”; bunu yapmanın yolları çok ve birbirinden farklıdır.

 

                                                               Bagua Haritası

 

Öncelikle Feng Shui uygulayıcısı evin bir krokisini çıkarıp onu dokuz eşit bölüme ayırır. Evin (yukarıdan görülen) şekli daire ya da dikdörtgen ise bunu yapmak kolaydır, ama ev standart şekilde değilse (örneğin L şeklindeyse) bu karmaşık bir işlemdir ve Bagua’nın doğru uygulanması için uygun eğitim gerektirir. Bunun yanı sıra Bagua haritası tüm eve olduğu gibi, tek tek odalara uygulamak da tamamen kabul edilebilirdir. Bagua’yı tek bir odaya uygulamaya Feng Shui’de Küçük Tai-Chi denir. Bu işlem için ihtiyacınız olan tek şey pusuladır. Odanın ortasında durun ve zihinsel olarak odayı haritada gösterildiği gibi dokuz eşit kareye bölün: Şimdi elinizdeki pusulaya bakın ve bu sekiz dış karenin her birinin yer aldığı yönleri yazın (siz merkezdeki karede durmaktasınız).

– Pusulanın ibresinin kuzeyi işaret ettiği yerde bulunan kare (odanın dokuzuncu karesi) kariyer bölümüdür,

– Kariyer bölümünün tam karşısında, güneyde yer alan kare ün ve itibar bölümüdür,

– Doğuda yer alan kare sağlık ve aile bölümüdür,

– Batıda yer alan kare yaratıcılık ve çocuklar bölümüdür,

– Güneybatıdaki (güneydeki ve batıdaki kareler arasındaki) kare aşk ve ilişki bölümüdür,

– Kuzeydoğuda (kuzey ve doğu kareleri arasında) yer alan kare kişisel gelişim bölümüdür,

– Güneydoğuda (güneydeki ve doğudaki kareler arasında) ye alan kare zenginlik ve bolluk bölümüdür,

– Kuzeybatıdaki (kuzeydeki ve batıdaki kareler arasında) yer alan kare destek ve yolculuk bölümdür,

– Merkezdeki kare Bagua’nın Tai Chi dediğimiz merkezidir. Bu karede, chi kendini “yeniden toparlar ve güçlendirir” bu yüzden bu bölümü mümkün olduğunca boş bırakmak, eşya ile doldurmamak önemlidir. Bu sadece her oda için değil, bütün evin Tai Chi’si için de geçerlidir.

Bagua bölümünü güçlendirmek için bir yol da ona karşılık gelen sayıya o bölümde yer vermektir. Yani Feng Shui’de değişik Bagua bölümlerini o bölüme karşılık gelen sayıda ve aynı tipte nesneleri o bölüme yerleştirerek aktive edebiliriz. Örneğin; Sağlık bölümü’nü aktive etmek için tercihen sağlıkla ilgili üç benzer nesneyi oraya yerleştiririz.

Bir bölümü aktive etmenin bir diğer yolu, onunla ilgili sembolller kullanmaktır. Bu en yaratıcı yol olduğundan, ben evinizdeki Bagua bölümlerini aktive etmek için bu yolu tavsiye etmeyi seçtim. Hangi odada arzu edilen bölüm aktivasyonunun yapılması gerektiğini belirlemek için, kendi kendinize bu aktivasyonun kimin için olacağını sorun: Eğer bu aktivasyonun tüm aile üyelerine yardımcı olması amaçlanıyorsa; o zaman ortak bir odadaki ilgili bölümü aktive edin; ideal olarak bu oturma odasıdır, ama yemek bölümü ve mutfak da kabul edilebilirdir. Eğer bu aktivasyon belli bir aile üyesi için yapılacaksa, o zaman onun odasındaki ilgili bölümü aktive edin.

Mesleki Başarı İçin, Kuzeye Doğru Yelken açın

Bagua’nın kuzey bölümü Kariyer Bölümü’dür; o sizin kariyerinizden olduğu gibi, yaşam yolunuzdan, erişmek istediğiniz yerden, potansiyelinizi tam olarak gerçekleştirmenizden de sorumludur. Eğer siz profesyonel olarak gelişme yoluna girmişseniz ya da yeni bir kariyer yolu planlıyorsanız, aktive edeceğiniz bölüm budur.

Öğrenciler ayrıca, bu konuda birçoklarının yaptıkları hatayı tekrarlamamalı, kuzeydoğudaki Kişisel Gelişim Bölümü’nü değil, Kariyer Bölümü’nü aktive etmelidirler. Çünkü Kişisel Gelişim Bölümü esasen mesleki gelişimden değil, duygusal ve ruhsal gelişimden sorumludur. Bu yüzden, öğrenciler nihai hedefi bir kariyeri başlatmak olan eğitimlerinde başarılı olmak için Kariyer Bölümü’nü aktive etmelidirler.

 

 

Feng Shui Tavsiyeleri

Yukarıda belirtildiği gibi, her bir Bagua bölümünü aktive etmenin birçok yolu vardır; burada ben yelkenli gemi sembolünü tavsiye etmek istiyorum. Yelkenlerini tam açmış olarak açık denizlerde yol alan bir gemi “tüm olanaklar önümde açılıyor” düşüncesini simgeler.

İstediğiniz büyüklükte bir yelkenli gemi tasviri bulun; bu bir resim ya da maket olabilir. Önemli olan yelkenlerin tam açık olması ve geminin yolu üzerinde hiçbir engelin bulunmamasıdır. Bu nedenle şişe gemiyi hapsettiğinden, bir şişenin içindeki gemi iyi bir seçim değildir.

Bir su kaynağı olan denizle ilişkili olduğundan ve kuzey bölümü su ana unsuruna karşılık geldiğinden, gemi özellikle uygun bir semboldür. Bir gemi, rüzgar kuvvetiyle suda yol aldığından, ayrıca mükemmel bir Feng Shui sembolüdür, hatırlayacağınız gibi, Feng Shui “rüzgar ve su” anlamına gelir.

Yeni Bir Aşk Bulmak İçin Güneybatı’ya Bir Çift Yerleştirin

Bagua’nın güneybatı bölümü Aşk ve Çift’lik Bölümü’dür. Mevcut ilişkinizi geliştirmek için bu bölümü aktive edin. Bunun yapmanın geleneksel yolu, güneybatı bölümüne çift nesneler yerleştirmektir. Ayrıca iki sayısı çiftin anlamıdır.

 

 

Feng Shui Tavsiyeleri

Bu aktivasyon için seçtiğiniz çift nesneler birbirine eş olmalıdır; örneğin bir çift kuğu, güvercin, kumru ya da yunus. Geleneksel çinli çiftlerin niteliği rengarenk boyalı bir çift Çin (mandarin) ördeğidir. Bu bölümün ana unsuru toprak olduğundan, buraya yerleştirilecek çift nesnelerin kil ya da seramikten yapılmış olmaları tavsiye edilir.

Doğuya Yerleştirilen Bir Aile Fotoğrafı Aile Bağlarını Güçlendirir

Bagua’nın doğudaki bölümü aileyi yönetir. Bu bölümü aile ilişkilerini, özellikle kuşaklar arasındaki (ana babalar ile çocuklar ve yaşlı ana babalar ile yetişkin çocukları arasındaki) ilişkiyi düzeltmek için aktive edin.

Kadim Çinliler ailenin ölmüş üyelerinin yaşayan akrabalarını etkilemeye devam ettiklerine inanarak onlara özel bir önem verirlerdi. Bu dünyadan ayrılmış olan yakınlarımızın resimlerini Bagua’nın doğudaki bölümüne “atasal bir sunak” olarak yerleştirerek onları hatırlamamız uygundur.

Feng Shui Tavsiyeleri

Yaşayanların dünyasına geri dönelim…iyi bir ilişkiyi sürdürmek ya da ilişkinizi düzeltmek istediğiniz insanları içeren bir aile fotoğrafını doğudaki duvara asabilisiniz. İdeal olarak, resimdeki insanlar gülümsüyor olmalıdır; onların birbirleriyle iyi bir ilişki içinde oldukları zaman çekilmiş bir resmi seçmeye çalışın ki resim o neşeyi devam ettirsin. Ağaç doğudaki bölümün ana unsuru olduğundan, ahşap bir çerçeve kullanmanız tavsiye edilir.

Güneydoğudaki Bir Şelale Para Durumunuzu Düzeltecektir

Su, para sorunları için en etkili Feng Shui çaresidir. Güneydoğudaki bölümün yani Zenginlik ve Bolluk Bölümü’nün ana unsuru ağaçtır. Su ağacın büyümesinin kaynağı olduğundan, ağacı destekler dolayısıyla güneydoğu bölümündeki su, bolluk ağacınızı sular, besler ve mali durumunuzu düzeltir.

Neden su dolu bir kap gibi suyun başka görüntüleri değil de, bir şelale? Çünkü şelale suyu sürer, bolluğu sizin yönünüzde akacak şekilde uyarır.

Feng Shui Tavsiyeleri

Günümüzde popülerliğini büyük ölçüde Feng Shui’ye borçlu olan birçok tipte ev pınarı vardır. Seçiminizi yaparken, suyu yukarıdan aşağıya doğru akan bir şelaleyi tercih edin. Ayrıca suyun akış yönü bir kapıya ya da pencereye değil, evin merkezine doğru olacak şekilde yerleştirin, çünkü suyun bir kapı veya pencereye doğru akması bolluğun evinizden kaçmasına neden olacaktır. Eğer birden fazla gelir kaynağını harekete geçirmek istiyorsanız, birden fazla akış yoluna sahip bir şelaleyi seçin.

Kuzeybatıdaki Bir Yerküre Modeli Sizi Bir Uçağa Bindirecektir

Kuzeybatı’daki bölüm Yolculuk Bölümü’dür. Onu aktive etmenin bir yolu dünyanın bir sembolünü ya da ekseni üzerinde dönen bir yerküre modelini kullanmaktır. Bu bölümün ana unsuru metaldir ve metal unsuru en güçlüsü olduğundan, yuvarlak şekilli şeyler tarafından temsil edilir. Örneğin: mimaride kubbeli bir tavanın düz bir tavandan daha güçlü olduğu bilinir.

 

 

Feng Shui Tavsiyeleri

Seçtiğiniz yerküre modeli büyük ya da küçük, antika ya da modern, ahşap ya da metal altlıklı olabilir. Eğer ekseni üzerinde dönebiliyorsa bu daha da iyidir. Eğer mümkün ise onu hedeflerinize göre ilgili odanın kuzeybatısına yerleştirin:

– İş yolculukları için çalışma odasına ya da ofise

– Romantik girişler için yatak odasına

– Aile tatilleri için yemek bölümüne

– Arkadaşlarla birlikte gezmek için ya da onları ziyaret etmek için oturma odasına

İlham ve Yaratıcılık İçin, Yarattığınız Bir Şeyi Batıya Yerleştirin

Batıdaki bölüm yaratıcılık, ilham ve yaratma güdüsünden sorumludur. Ayrıca bu bölüm zevk almaktan, yapmak zorunda olduğunuz için değil, yapmak istediğiniz için yaptığınız şeylerden sorumludur. Dolayısıyla, bu bölüm sadece yaratıcı olanları değil, tüm hobilerinizi etkiler; bu zevk ve keyif bölümüdür.

Feng Shui Tavsiyeleri

Yaratıcı enerjilerinizi doruğa eriştirmek amacıyla Yaratıcılık Bölümü’nü aktive etmek için tavsiye edilen yol, o bölüme kendi yarattığınız bir şeyi ya da yaratıcılık yeteneğinizi temsil eden bir şeyi yerleştirmektir. Eğer bir sanatçıysanız, oraya bir resim ya da heykel yerleştirebilirsiniz, eğer bir müzik aleti çalışıyorsanız, enstrümanınızı orada sergileyin, Batıdaki bölümün ana unsuru metal olduğundan, metalden yapılmış nesneler özellikle uygundur.

Bu bölümden faydalanmak için bir sanatçı olmanız gerekmez. Yaratıcılık, zevk için ya da para kazanmak için olsun, ilgilendiğiniz her alanda tezahür ettirilebilir. Örneğin; tenis oynuyorsanız bir tenis raketini ya da astronomiden hoşlanıyorsanız bir teleskopu batıya yerleştirebilirsiniz.

Kişisel Gelişiminizi Hızlandırmak İçin Günlüğünüzü Kuzeydoğuda Tutun

Kuzeydoğu hayatta seçtiğimiz gelişim ve tekamül yolunu temsil eden Bagua bölümüdür. Ruhsal ve duygusal gelişiminizi hızlandırmak için bu bölümü aktive edin. Bu bölüm mesleki bir hedefe erişmek için çalışmayı değil, insanın olgun ve tam bir insan olmak için öğrenmesi gereken şeyleri içerir.

Feng Shui Tavsiyeleri

Kuzeydoğuya yerleştirilebilecek en iyi nesne, hayattaki yolunuzu temsil eden kişisel günlüğünüzdür. O günlüğü yazmanız sizin gelişiminizi sağlar ve hiç kuşkusuz, geçirmek istediğiniz duygusal gelişimi oldukça iyi biçimde temsil eder. Alternatif olarak, bu bölüme sizin için duygusal ve ruhsal olarak erişmek istediğiniz yeri temsil eden bir kitabı da koyabilirsiniz. Bu bölümde yer alan kitaplık da kişisel gelişimi teşvik eder.

Eğer spiritüel çalışma ile aktif biçimde meşgul oluyorsanız, bu bölüme çalışmayı temsil eden bir şeyi, örneğin; tarot destenizi koyabilirsiniz. Toprak bu bölümün ana unsuru olduğundan, bu aktivasyonu, söz konusu nesneyi toprak renklerinde (sarı, kahverengi, turuncu, altın sarısı) bir kumaşa sararak yoğunlaştırabilirsiniz.

Genel İmajınızı Güneydeki Kırmızı Mumlarla İyileştirebilirsiniz

Güneydeki Bagua bölümü bizim genel imajımızdan, ünümüzden, başkalarının gözündeki itibarımızdan sorumludur. İnsanın ün ve itibarını koruması ve geliştirmesi güneydeki bölümün nüfuz alanıdır. Genel imajımız hepimiz için önemlidir; imajınızın sizin için önemli olması için ünlü bir kişi ya da halk önüne çıkan bir kişi olmanız gerekmez. Bir kişinin imajı onun ailesi, arkadaşları ve iş arkadaşları tarafından nasıl algılandığıdır; itibarınız sahip olduğunuz en önemli şeylerden biridir.

 

 

Feng Shui Tavsiyeleri

Güneydeki bölüm ateşle ilişkili olduğundan, onu aktive etmenin iyi bir yolu oraya mumlar yerleştirmektir. Her tipte mum iyidir, ama ateş rengi olan kırmızı mumları kullanmak özellikle uğurludur. Ateşle ilişkili şekil, bir mumun alevinin şekli olan konidir. Bu yüzden, bu bölümün enerjisini yoğunlaştırmak için koni ya da piramit şekilli mumlar kullanabilirsiniz.

Ağır Nesneler Yaşamınıza İstikrar Getirir

Eğer yaşamınızın istikrarsızlıklar dolu olduğunu hissediyorsanız, büyük olasılıkla eviniz size dünyada bir ağırlık duygusu veren “köklenmişlik” unsurundan yoksundur. Bu “ağırlığı” katmak için, bazı Feng Shui uygulayıcılarının önerdikleri gibi evinize bir piyano ya da antika sandık almanız gerekmez.

Feng Shui’nin özü sembolleri kullanmak olduğundan, sizin ihtiyacınız olan şey ağırlıkları büyüklükleriyle orantılı olarak ağır olan nesneler, yani yüksek-yoğunluklu nesnelerdir. Yaşamınızın daha fazla stabilite, istikrar ya da “ağırlık” görmek istediğiniz alanından sorumlu olan Bagua bölümüne böyle bir nesne yerleştirebilirsiniz.

Feng Shui Tavsiyeleri

Bunun için taş bir heykel, toprak bir kap ya da camdan yapılmış ağır bir süs seçebilirsiniz, önemli olan bu nesnenin bir ağırlık duygusu vermesidir. “Köklenmişlik” ya da “bir yere demir atmışlık” sembolleri de iyidir, örneğin bir çapa. Bu nesneyi aşağıdaki tanımlanan değişik anlamlarına göre ilgili Bagua bölümüne yerleştirin:

– Kariyerinize istikrar getirmek için kuzeye. Örneğin: sık sık iş değiştiriyor ve bir işte devamlı olarak çalışmak istiyorsanız

– Uzun sürecek bir kişisel ilişki çekmek ya da mevcut ilişkinize istikrar getirmek için güneybatıya

– Kırılgan bir sağlık durumunu stabilize etmek için doğuya

– Özellikle eğer para “gelip gidiyorsa” ve sizi bir kontrolden yoksunluk duygusuyla bırakıyorsa, mali durumunuzu stabilize etmek için güneydoğuya

- Başkalarının gözündeki itibarınızı ve imajınızı sağlamlaştırmak, eğer bunlar zarar görmüşse, düzeltmek için güneye

Eğer genel olarak yaşamdan koptuğunuzu hissediyorsanız, evinize, özellikle uyuduğunuz, yemek yediğiniz ve çalıştığınız odaları ağır nesnelerle dekore etmeye çalışın.

Feng Shui ile Yaşamını Yeniden Yarat

Yaron Zaftan, Ph.D.


Sosyal Ağlarda Paylaşın